Çok Uyuyorum..!

Evet, az uyumak gibi aşırı uyumak veya gün içinde uykululuk hali de ruhsal bir bozukluk olarak kabul edilmektedir. Türkiye’de toplumun %14’ü aşırı uyumaktan veya gün içinde uykululuk hâlinden yakınmaktadır. Sebeplerine bakıldığı zaman gün içerisinde aşırı uykulu olma hâlinin bir hastalığa bağlı ortaya çıkıp çıkmadığı tedavi açısından önemlidir.

Bir aydan uzun süredir devam eden, gündelik yaşamını etkileyen ve kişinin gece yeterince uyumasına karşın gündüzleri uyumak zorunda hissetmesi durumu, tanı sistemlerine göre HİPERSOMNİA (çok uyuma) olarak tanımlanmaktadır. Kesin tanı için uyku laboratuarlarında üst üste iki gece uyku çalışması yapılması önerilmektedir. Ancak kişilerin genelde çok uykusu olduğu için buna ayıracak fazla zaman bulamamaktadır.

Sebebi bilinmeyen hipersomnia genellikle 20’li yaşlarda başlamakla birlikte her yaşta görülebilmektedir. Hastaların hemen hemen sürekli denecek biçimde uzun süre uyudukları, sabah dinlenmeden kalktıkları ve gündüzleri de farklı sürelerde uyusalar da bir türlü dinlenemedikleri dikkati çekmektedir. Uykuya dalma süresi narkolepsiye göre daha uzun olan bu rahatsızlığın tedavisinde santral sinir sistemi uyarıcılarının yanı sıra modafinil ve bupropion kullanılmaktadır.

NARKOLEPSİ diye adlandırılan aşırı uyku rahatsızlığı ise uyanıklık esnasında ani uyku atakları ve katapleksi (emosyon ile ilgili ani ve geçici kas tonusu kaybı), uyku-uyanıklık geçişi sırasında da uyku paralizisi ve hipnogojik veya hipnopompik halüsinasyonlarla belirlenen bir bozukluktur. Toplumda çok daha nadir (4/10bin) görülmekle birlikte genellikle ergenlikte ilk belirtiler ortaya çıkmaya başlamaktadır. Bu kişilerde gündüzleri maruz kaldıkları ani uyku atakları en yaygın rastlanan yakınmadır. Uyku atakları 1.5-2 saat ara ile önüne geçilmez bir şeklide ortaya çıkmaktadır. Hastalar beş-on dakika kadar uyuduklarında tamamen dinlenmiş olduklarını çoğu zaman bu kısa uyku atakları sırasında rüya gördüklerini ifade etmektedirler. Bu rahatsızlıkta da kesin tanı için uyku çalışması yapılmalıdır. Uyku çalışmalarında en dikkat çekici bulgu uykuya dalış süresinin 5 dakikadan az olmasıdır. Narkolepsi için katelepsi tedavisinde antidepresan tedaviler ve diğer hipersomina tedavileri önerilmektedir.

Yetersiz Uyku Sendromu (Kronik Uyku Deprivasyonu ve Uyku Kısıtlanması) olarak tanımlanan uyku yoksunluğu da gündüz uykululuğunun bir başka sık görülen sebebidir. Yaşam stilinde değişiklikler, okul ya da mesleki zorunluluk, mesai saatlerinde kaymalar uyku yoksunluğa neden olabilmektedir. Uyku yoksunluğuyla ilgili yapılan çalışmalarda; 14 gece ortalama 6 saat uyku sonrasında erişkinlerin zihinsel işlevlerinde ve performanslarında kümülatif bir bozulmanın ortaya çıktığı gösterilmiştir. Yetersiz Uyku Sendromu için tanı, son 3 aydır umulandan daha az uyunması ve bunun herhangi uyku bozukluğu ya da diğer psikiyatrik ve tıbbi durumlarla açıklanmamasıyla konulmaktadır.

Bazı psikiyatrik bozukluklara da eşlik eden aşırı uyuma veya aşırı uykuluk durumları da bulunmaktadır. Bu rahatsızlıkları:  depresyon, psikotik bozukluklar, alkol- madde kullanımı ve diğer ilaçların yan etkileri olarak sayabiliriz. Diğer yandan gün içinde uykulu olmanın sebeplerine bakıldığında ise en sık bulunan sebebin solunum sistemi ile ilişkili bozukluklar olduğu saptanmıştır. Bunlardan özelikle uyku apnesi olarak tanımlanan 10 saniyeden uzun süren solunum durması, kişinin gece boyunca uyumuş olmasına rağmen yeterli uykuyu alamamasına neden olmaktadır. Kişinin aşırı uykuluk yakınması ile doktor başvurusuna neden olabilecek bir durumdur. Ayrıca Sirkadiyen ritim bozuklukları (jet lag gibi), uyku ile ilişkili hareket bozuklukları (huzursuz bacak sendromu gibi)gibi  sebepler de ikincil olarak uyku bozukluklarına neden olabilmektedir. Tüm bu durumlar da gün içerisinde aşırı uykululuğun tedavisi için altta yatan nedenin tedavi edilmesi kişinin sorununu çözülmesini sağlayacaktır.

Yaşamı tehdit edebilecek iş yeri veya ev kazalarının yanı sıra iş ve akademik başarıda da düşüşe neden olacağı için gün içi aşırı uykululuk durumunun tedavisi önemlidir.  Tedavide ilk basamak ise; uyku hijyeninin uygulanmasıdır. Bkz. uyku hijyeni. (Irish ve ark. 2014). Bunun ardından ilaç tedavileri (amfetamin, metilfenidat, bupropion, modafinil, armodafinil, sodyum oksibat), gün içi şekerleme için belirli bir saat ve süre belirlenmesi, düzenli egzersiz ve karbonhidrat yönünden fakir diyet uygulanabilmektedir.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir